Zonguldak’ta, Güzel havalardan mıdır? Yoksa, Hastalıkla ilgili, Olumlu rakamlar oluşmasında mıdır? Bir rehavet söz konusu. Açıkçası, Bunun altında, Bir bıkkınlıkta olabilir. İki gündür, Zonguldak caddeleri, Tarihi günler yaşıyor. Uzun zamandır, Banklarda oturan, Sohbet eden kimse görmemiştim. Ama son iki gündür, Maşallah, Herkes dışarıda. Birbirlerine değmediklerini söylüyorlar. Ancak, Oturdukları banka, Kaç kişinin değdiğini bilmiyorlar. Sağlık yetkilileri her konuşmamızda, İkinci dalga korkusu içinde olduklarını gördük. Bu noktada, Belediye, Emniyet, Valilik yapacağını yaptı. Vicdanı tedbirlerin, Bizzat alınması gerekiyor. Keşke, Her koyun kendi bacağından asılsa. Ancak, Bu virüste, Anca beraber kanca beraber oluyoruz. Cuma gününe kadar olan etkileşim, Allah korusun ama, En geç, 10-11-12-13 Mayıs gibi görülür. Bu da demektir ki, Temmuz sonunu gözden çıkarabiliriz. Kendimiz edip, Kendimiz bulmayalım. Bu karantina günlerinde, Kozada ki tırtıl gibiyiz, Her şey bitince, Kanat açacağız! *             *             *             *             * SEX SATIYOR! Biliyorsunuz, Geçen hafta, Sokağa çıkma yasağı, Resmi tatille birleşince, Bazı ‘Popi’ yazarlarımız, 3-4 gün kadar yazı yazamadı. Hani diyorlar ya, “Karantinada İstanbul’dan Uludağ göründü. Yok Yunuslar Haliç’te görüldü” gibi haberler çıkıyor. Zonguldak o sıra, Karantinanın en verimli günlerini geçirdi. Zonguldak’Ta medya da, Asıl işine ve doğasına döndü. Ali Rıza Tığ suya sabuna dokunmayınca ne oldu? Vali Bektaş ile masaya oturulup, Zonguldak meşgul edilmedi. Her hangi birine şantaj ve tehdit yapılmadı. ‘Sex’ satar diyerekten, O tür başlıklar da görmedik. Ne gördük? Kamuya hizmet eden, Bir medya gördük. Ne oldu? KARAR67 Pazar yerinin açılması için, Sürekli yayınlar yaparak, Vatandaşın talebini dile getirdi. Fırsatçıları yazdı. Pandemi ‘starlarını’ dile getirdi. Haliyle, Pazar açıldı. Vatandaş marketin yarı fiyatına, Evine alışveriş yaptı. Bu dediklerim 3 günde oldu. Yani, Sokağa çıkma yasağında, Köşe yazamayan Ali Rıza Tığ, Köşesine çekilince, Zonguldak medyası, Kamuoyuna hizmet etmeye başladı. Diğer taraftan, Mağrur cümleleri ile, Allah’tan başkasını görmeyen Ali Rıza Tığ’a, Kemal Sönmezleri, Fahri Hüsrev Yücelleri, Harun Ersoyları, Ali Bahadırları, Yusuf Günaydınları ve dönemlerini hatırlatmak isterim. Senin de geçecek dönemin. O zaman bakacağız… Bir de diploma meselesi var. 3. sınıf üniversitelerde, İnternetin ince ayrıntıları gösterilmemiş olabilir. Bizlere algoritmaları bile öğretildi. O sebeptendir ki, Mezun olurken, Diplomalar herkese, Rulo şeklinde verilir. Aklını kullanan duvarına asar, Kullanamayan rulo halde koyacak yer arar. Hiç diploması olmayan, Benzer şeyler arar…