Aykut Karademir
Köşe Yazarı
Aykut Karademir
 

İnsan değişikliği

İNSAN DEĞİŞİKLİĞİ Bir tayın kalbi kadar masum ocak ayında güneşin kalbi... Yaşadıklarımız ilkyazı karşılıyor. Semender güzel günlerin ovasına düşmüş. İnsan değişikliği iklimlerin dövüşen atlasında kaynatıyordu burgaçları. Şeytan patikaları da insandan uzak sayılmaz. Kıpkızıl sarar dil kalıplarını sonra kuşkusuz ateşine sığınırız, canına kıydığımız çıt kırılan dünyanın derisinin üzerinde. Birlikte seyrediyoruz ölümümüzü, örselenmiş hayat içinde. Kim bilir kaç çocuk, kim bilir kaç kadın, kim bilir kaç canlı daha cemre olup en ince ayak parmaklarının üzerinde dağ sessizliği ayrılıklardan düşecek. Gümüş yağmur düşüyor gözlerimizden, senin ağlamaların bildik şey artık. İnsan; acılarla çağıldayan seslerden hüzün taşır kendisinde. Umut döşeme taşlarında insanlığın gerçek değerlerini tahrip etmedeki öldürmedeki başarasını gördük. Dünyanın et ve kemiğini değiştirdik. Yüzümüzdeki kirli hava birbirine karıştı, ortada ne elmas var, ne değerli bir gülümseyiş görünen o ki ülkemize baktığımız zaman en büyük havanın acısını Kahramanmaraş ilimiz yaşamaktadır. Bu durumda üst solunum yolu enfeksiyonlarını artıracak demektir. Bir Zonguldaklı sizleri elbette çok iyi anlayacaktır. Elemimiz açık pencere, gökyüzümüz, umudumuz, ışığımız bir bir geceye dönüşüyor. Doyum bekleyen açlığımızı nereye sığdıracağız? Avustralya’daki orman yangınları sırasında 143 milyon memeli, 180 milyon kuş, 51 milyon kurbağa ve 2,5 milyon sürüngen etkilendi. Binlercesi ise yaşamını yitirdi. Bilim insanları mevcut çevreyi koruma yasalarının yetersiz olduğundan söz etmektedir. Bir de insanı insandan nasıl koruyacağız? Buzullar eriyor, insanlık kayboluyor. Sıcak geçen tüm mevsimlerde ölmekteydi toprak! Bakıyoruz ki ağaçlar yapraklarını dökmeden çiçek açmaya başlıyor, sonrasında ani hava değişimi ile çiçeklerin üzüntüsü, toprakta kavrulan tohumlar, katledilen arılar, nesli tükenen canlılar… Mevsim kayması diye adlandıranlar var, küresel ısınma diyenler var, ateş yanmayınca tütün tüter mi? Ben bu duruma insan değişikliği diyorum; doğrumuz değişti, yanlışımız değişti, sevgimiz değişti yas varsa bilelim ki bugün bunun adı insandır. Kurulu hazır bulduğumuz dünya tepe taslak olmaya devam ediyor. Bir başına bıraksak dünyayı, paylaşmaya açık bir dünya oluştursak tüm değerlerimizle kardelen çiçeğinin karlar içinde açacağına tanıklık edeceğiz. Kardan çay içeceğiz. Bir yalnız kalsa dünya! Ürperiyor rüzgâr, okyanuslar, denizler, ormanlar dağlar bu kez yalnız kalmaktan değil, insanın ışıl ışıl petrol dökülmüş ellerinde kendini yok etmesinden. Lambanın altında gecede üşümüş yüzünde belini tutmaktan bir yalnız kalsa dünya…
Ekleme Tarihi: 06 Ocak 2021 - Çarşamba

İnsan değişikliği

İNSAN DEĞİŞİKLİĞİ

Bir tayın kalbi kadar masum ocak ayında güneşin kalbi... Yaşadıklarımız ilkyazı karşılıyor. Semender güzel günlerin ovasına düşmüş. İnsan değişikliği iklimlerin dövüşen atlasında kaynatıyordu burgaçları. Şeytan patikaları da insandan uzak sayılmaz. Kıpkızıl sarar dil kalıplarını sonra kuşkusuz ateşine sığınırız, canına kıydığımız çıt kırılan dünyanın derisinin üzerinde. Birlikte seyrediyoruz ölümümüzü, örselenmiş hayat içinde. Kim bilir kaç çocuk, kim bilir kaç kadın, kim bilir kaç canlı daha cemre olup en ince ayak parmaklarının üzerinde dağ sessizliği ayrılıklardan düşecek. Gümüş yağmur düşüyor gözlerimizden, senin ağlamaların bildik şey artık. İnsan; acılarla çağıldayan seslerden hüzün taşır kendisinde. Umut döşeme taşlarında insanlığın gerçek değerlerini tahrip etmedeki öldürmedeki başarasını gördük. Dünyanın et ve kemiğini değiştirdik. Yüzümüzdeki kirli hava birbirine karıştı, ortada ne elmas var, ne değerli bir gülümseyiş görünen o ki ülkemize baktığımız zaman en büyük havanın acısını Kahramanmaraş ilimiz yaşamaktadır. Bu durumda üst solunum yolu enfeksiyonlarını artıracak demektir. Bir Zonguldaklı sizleri elbette çok iyi anlayacaktır. Elemimiz açık pencere, gökyüzümüz, umudumuz, ışığımız bir bir geceye dönüşüyor. Doyum bekleyen açlığımızı nereye sığdıracağız? Avustralya’daki orman yangınları sırasında 143 milyon memeli, 180 milyon kuş, 51 milyon kurbağa ve 2,5 milyon sürüngen etkilendi. Binlercesi ise yaşamını yitirdi. Bilim insanları mevcut çevreyi koruma yasalarının yetersiz olduğundan söz etmektedir. Bir de insanı insandan nasıl koruyacağız? Buzullar eriyor, insanlık kayboluyor. Sıcak geçen tüm mevsimlerde ölmekteydi toprak! Bakıyoruz ki ağaçlar yapraklarını dökmeden çiçek açmaya başlıyor, sonrasında ani hava değişimi ile çiçeklerin üzüntüsü, toprakta kavrulan tohumlar, katledilen arılar, nesli tükenen canlılar… Mevsim kayması diye adlandıranlar var, küresel ısınma diyenler var, ateş yanmayınca tütün tüter mi? Ben bu duruma insan değişikliği diyorum; doğrumuz değişti, yanlışımız değişti, sevgimiz değişti yas varsa bilelim ki bugün bunun adı insandır. Kurulu hazır bulduğumuz dünya tepe taslak olmaya devam ediyor. Bir başına bıraksak dünyayı, paylaşmaya açık bir dünya oluştursak tüm değerlerimizle kardelen çiçeğinin karlar içinde açacağına tanıklık edeceğiz. Kardan çay içeceğiz. Bir yalnız kalsa dünya! Ürperiyor rüzgâr, okyanuslar, denizler, ormanlar dağlar bu kez yalnız kalmaktan değil, insanın ışıl ışıl petrol dökülmüş ellerinde kendini yok etmesinden. Lambanın altında gecede üşümüş yüzünde belini tutmaktan bir yalnız kalsa dünya…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve karar67.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.