Kış mevsimini görmeden bahar geldi / Eski köy evleri

Köşe Yazısı 12.03.2024 - 18:58, Güncelleme: 13.03.2024 - 06:54 9305+ kez okundu.
 

Kış mevsimini görmeden bahar geldi / Eski köy evleri

Kış mevsimini görmeden bahar geldi / Eski köy evleri

KIŞ MEVSİMİNİ GÖRMEDEN BAHAR GELDİ Evet kış mevsimini görmeden bahar geldi. Ağaçlar çiçek açtı yaprak verdi. Mart ayı kazma kürek yaktırmadı. Eskiden kış mevsiminde kar yağmadığı zaman çiftçiler korkardı. Tarladan mahsul alamayız derlerdi. Yeraltı sularında azalmalar olacağını söylerlerdi. İlla ki tarlaya ekilen buğday tohumunun üzeri karla kaplanması gerekir. Eğer kar yağmazsa buğday olmaz derlerdi. Şimdi ise barajların doluluk oranları hesaplanıyor. Bir çok barajın su seviyesinin standartların çok altına düştüğü söyleniyor. Kış ayı gelmeden bahar ayı geldi dikildi. Ben bile büromun bahçesinde fide dikim hazırlıklarına başladım. Hayvan gübresi alıp toprağı havalandırdım. Sonra üzerlerine o hayvan gübresini yaydım. Bu ayın ortasına doğru fide dikimine hazır ederim gibi görünüyor. tabi ki don filan olmazsa. Zaten kış ayında sinekler bile kaybolmadı. Nereye baksak sinek kaynıyor etraf. Kar kıyamet olmadan yemyesil doğayla başbaşa kaldık. Her mevsim mevsimliğini yapması gerekirken bu sene yapmadı. Ne diyelim hayırlısı neyse o olsun. ESKİ KÖY EVLERİ Daha önce ki yazılarımda bahsetmiştim. Eski köy evleri yok oldu diye. Kalanlar ise çok çok az. Bundan bir kaç sene önce köylerden gelenler olurdu. Bizim fırıncı arkadaşa evlerini satmak için. Eski köy evlerinin çoğunluğu ağaçtandır. Çoğunluğu meşe ağacındandır. Pazarlıklar yapılır fırıncının ekibi gider evi yıkar gelirdi. O yüz iki yüz yıllık ağaçlar fırında yanardı. Benim inanın içim acırdı. Bu evler sökülüp başka yerlerde yeniden kurulsa sevinirdim. Ne yazık ki fırının ekmeklerini pişirdiler. Bu köy evlerini fırıncılara satmak o dönemlerde moda olmuştu. Halbuki geçmişlerini mazilerini yaşanmışlıklarını sattılar. Şimdi Amerika ve Avrupa'da eski ev ustaları ortaya çıktı. O eski ev ve ahırları satın alıp başka yerlerde yeniden kuruyorlar. Yada yeniden restore edip hayat kazandırıyorlar. Bu evlerde eskiden çoğunluğu fakir insanlar otururdu. Bu eski köy evlerini ve ahırlarını zengin insanlar alıp nostalji yaşıyorlar. Bu evlere uzaktan baktığın zaman sanki gülümsüyor gibi duruyorlar. İnanın bana gençliğimde param pulum olsaydı eğer doğa evi ustası olurdum. Bu evleri satın alıp yeniden hayat bulması için çabalardım. O zamanlar param pulum yoktu. Şimdi olsa ne olur? Güç kuvvet yok. Artık elimizde kalan son evleri de yıkmayın. Elinizden geldiği kadar bakımını yapın. Zaten bu evlerin sahiplerinin çoğunluğu şehirlerde oturuyorlar. Bu evler biraz bakımla yıllarca sizler kol kanat gerecektir. Hiç olmazsa yaz aylarında zamanınızı o evlerde geçirirsiniz. Fazla yazmayayım. Hüzünlenmeye başladım şimdiden. Sağlıcakla kalın.
Kış mevsimini görmeden bahar geldi / Eski köy evleri

KIŞ MEVSİMİNİ GÖRMEDEN BAHAR GELDİ

Evet kış mevsimini görmeden bahar geldi.
Ağaçlar çiçek açtı yaprak verdi.
Mart ayı kazma kürek yaktırmadı.
Eskiden kış mevsiminde kar yağmadığı zaman çiftçiler korkardı.
Tarladan mahsul alamayız derlerdi.
Yeraltı sularında azalmalar olacağını söylerlerdi.
İlla ki tarlaya ekilen buğday tohumunun üzeri karla kaplanması gerekir.
Eğer kar yağmazsa buğday olmaz derlerdi.
Şimdi ise barajların doluluk oranları hesaplanıyor.
Bir çok barajın su seviyesinin standartların çok altına düştüğü söyleniyor.
Kış ayı gelmeden bahar ayı geldi dikildi.
Ben bile büromun bahçesinde fide dikim hazırlıklarına başladım.
Hayvan gübresi alıp toprağı havalandırdım.
Sonra üzerlerine o hayvan gübresini yaydım.
Bu ayın ortasına doğru fide dikimine hazır ederim gibi görünüyor.
tabi ki don filan olmazsa.
Zaten kış ayında sinekler bile kaybolmadı.
Nereye baksak sinek kaynıyor etraf.
Kar kıyamet olmadan yemyesil doğayla başbaşa kaldık.
Her mevsim mevsimliğini yapması gerekirken bu sene yapmadı.
Ne diyelim hayırlısı neyse o olsun.

ESKİ KÖY EVLERİ

Daha önce ki yazılarımda bahsetmiştim.
Eski köy evleri yok oldu diye.
Kalanlar ise çok çok az.
Bundan bir kaç sene önce köylerden gelenler olurdu.
Bizim fırıncı arkadaşa evlerini satmak için.
Eski köy evlerinin çoğunluğu ağaçtandır.
Çoğunluğu meşe ağacındandır.
Pazarlıklar yapılır fırıncının ekibi gider evi yıkar gelirdi.
O yüz iki yüz yıllık ağaçlar fırında yanardı.
Benim inanın içim acırdı.
Bu evler sökülüp başka yerlerde yeniden kurulsa sevinirdim.
Ne yazık ki fırının ekmeklerini pişirdiler.
Bu köy evlerini fırıncılara satmak o dönemlerde moda olmuştu.
Halbuki geçmişlerini mazilerini yaşanmışlıklarını sattılar.
Şimdi Amerika ve Avrupa'da eski ev ustaları ortaya çıktı.
O eski ev ve ahırları satın alıp başka yerlerde yeniden kuruyorlar.
Yada yeniden restore edip hayat kazandırıyorlar.
Bu evlerde eskiden çoğunluğu fakir insanlar otururdu.
Bu eski köy evlerini ve ahırlarını zengin insanlar alıp nostalji yaşıyorlar.
Bu evlere uzaktan baktığın zaman sanki gülümsüyor gibi duruyorlar.
İnanın bana gençliğimde param pulum olsaydı eğer doğa evi ustası olurdum.
Bu evleri satın alıp yeniden hayat bulması için çabalardım.
O zamanlar param pulum yoktu.
Şimdi olsa ne olur?
Güç kuvvet yok.
Artık elimizde kalan son evleri de yıkmayın.
Elinizden geldiği kadar bakımını yapın.
Zaten bu evlerin sahiplerinin çoğunluğu şehirlerde oturuyorlar.
Bu evler biraz bakımla yıllarca sizler kol kanat gerecektir.
Hiç olmazsa yaz aylarında zamanınızı o evlerde geçirirsiniz.
Fazla yazmayayım.
Hüzünlenmeye başladım şimdiden.
Sağlıcakla kalın.

Zonguldak HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve karar67.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.