Köfte parası almamış

KÖFTE PARASI ALMAMIŞ İnanın bu haberi okurken ben insanlığımdan utandım. İBB başkanı Ekrem İmamoğlu yıllar önce Cumhurbaşkanına ısmarladığı köfteyi konuşuyormuş. Kendi lokantasında yıllar önce köfte yediğini söylemiş. Recep Tayyip Erdoğan o zamanlar İBB başkanı olarak yeni seçilmiş. Ekrem İmamoğlu İBB başkanını lokantasında misafir etmiş. Yediği köftenin parasını almadım demiş. Hayat boyu bana borçlu kalacak o borcu ödeyemeyecek demiş. Misafire ikram bizim örf ve adetlerimizden gelir. Büyüklerimiz her zaman misafirden bahsederken "Tanrı misafiri" diye bahsederlerdi. Misafir başımızın üstünde yeri olurdu. Gelen misafire tavuk kesilir çeşitli yemekler ikram edilirdi. Yıllar sonra ben filancaya tavuk kestim çeşitli yemekler ikram ettim demezlerdi. İkramda bulunduğu yemeği kimseye söylemezlerdi. Biz böyle gördük. Biz bu yaşa böyle geldik. Yeminle söylüyorum ben çok utandım. Ekrem İmamoğlu utanır mı? Utansa bu ikramı milletin önünde söylemezdi. Sen o zaman köftenin üç beş kat fazlasını söylesen verilirdi. Hem ikramda bulundum diyorsun. Hem de ömür boyu bu borcu ödeyemeyecek ne demek? Biz Zonguldaklıyız. Misafir tanrı misafiri olarak görürüz. Yettiği kadar, olduğu kadar misafiri ağırlamaya çalışırız. Keşke Bizim buralara gelseydi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan. Ona Beycuma "Piyreni" ikram etseydim. Ömür boyu benim mutluluğum olurdu. Alt tarafı köfte. Üst tarafı Ekrem İmamoğlu. Demek ki bizim misafirliklerimiz çok gerilerde kaldı. Benim babam PTT kalorifercisiydi. Kirada oturuyorduk. İki odamız vardı. Haftanın 2-3 günü köyden hastaneye gelenleri ağırlardık. Bizde yatarlar, sabah hastaneye giderlerdi. Kimsenin arkasından konuşulmazdı. Annem babam ellerinden gelen ikramı yaparlardı. Ölünceye kadar filanca bizde kaldı yedirdik içirdik demediler. "Tanrı misafiri" der geçerlerdi. O misafirlerin çoğu annemle babamın cenazesinde bulundular. Bizim oralarda böyle konuşmalara "Yüzleme" derler. Yüzleme yapanlara iyi gözle bakmazlar. Ayıp ettin başkan ayıp ettin. Daha çok yazacağım ama anlayan anladı. Sağlıcakla kalın.