Seviyorum ata toprağını
Seviyorum ata toprağını
Seviyorum ata toprağını
Seviyorum ata toprağını
SEVİYORUM ATA TOPRAĞINI
İnanın çok seviyorum ata toprağını.
Elimden geldiğince ziyaret etmeyi gayret gösteririm.
Tabi ki eskisi kadar fazla tanıdığım kalmadı.
Tanıdıklarımın da selamı yetiyor bana.
Nerden mi bahsediyorum?
Birilerinin adını duyduğu zaman tüylerinin diken diken olduğu yer.
Beycuma.
Çocukluğumun iki üç senesi burada geçti.
Eskiden karşı köy derlerdi.
Şimdi modernleşti karşı mahalle oldu.
Benim gözümde karşı köy.
Beycuma eskiden çok kalabalıktı.
Buranın pazarı cuma günleri olurdu.
Öyle kalabalık olurdu ki iğne atsan yere düşmezdi.
Şimdi ki gibi bomboş sokakları yoktu.
Hele ki gruplu işçilerin gelip gittikleri zamanlar.
Beycuma esnafı bayram ederdi.
Alış veriş yapan gruplu işçiler araçların bagajlarını doldurup evlerine giderlerdi.
Her esnafın taksisi vardı.
Alışveriş yapanları evlerine yollamak için.
Bedava değil tabi ki ücretini alıyorlardı.
O zamanlar herkes kazanıyordu.
Ankara'ya giden yolcu otobüsleri Beycumanın tam ortasından geçerlerdi.
Çoğu zaman ihtiyaçlarını almak için dururlardı.
Bazı kendini bilmezler laf dokun dururlardı vatandaşlara.
Kimse geri kalmaz sırtlarına binerlerdi.
Onun için bazıları hala kinlidirler Beycumalılara.
Biz beldemizi sevdiğimiz için bize şövenist diyorlar.
Sanki kaale alan var.
Bey-cu-ma-lı-yız.
Seviyoruz beldemizi elden bir şey gelmez.
İnşallah bize görmek nasip olur buranın ilçe olmasını.
Tekte kalsam ilçe olsun diye uğraş vereceğim.
Hazreti İbrahim yanmasın diye su taşıyan karınca misali.
Nemrut, azgınlığının önünde bir engel olarak gördüğü Hazreti İbrahim’i (üç semavi dinin ortak atası ve peygamberidir) ateşe atarak cezalandırmak ister.
Meydanın ortasına dev bir ateş yaktırır.
Ateşi gören canlıların tümü etrafa kaçışır.
Ancak bir karınca, ağzında bir damla suyla devasa ateşe doğru telaşla koşturur.
Onu gören bir başka karınca “Nereye böyle telaşla” diye sorar.
Karınca “Duymadın mı Hazreti İbrahim’i ateşe atacakmış Nemrut” deyince.
Diğer karınca alaycı bir ifadeyle, “Ateşi görmedin herhalde.
Kocaman bir ateş.
Kaçmaktan başka çare yok.
Ağzındaki bu bir damla suyla mı o ateşi söndüreceksin” der.
Bunun üzerine su taşıyan karınca, “Hiç olmazsa yönümüz belli olsun” diye karşılık verir.
Bizimde yönümüz belli.
Kimliğimiz belli.
Toprağımız belli.
Yüreğimiz belli.
Belli olmayanlar düşünsün.
Kalın sağlıcakla.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.