Biz böyle değildik sonradan olduk

Köşe Yazısı 11.08.2024 - 16:56, Güncelleme: 11.08.2024 - 18:49 7971+ kez okundu.
 

Biz böyle değildik sonradan olduk

Biz böyle değildik sonradan olduk

BİZ BÖYLE DEĞİLDİK SONRADAN OLDUK İnanın böyle değildik sonradan olduk. Nasıl bu durumlara geldik bilmiyorum. Saygıyı sevgiyi bitirdik. Çıkarcı olduk. Nokta kadar menfaat için eğildikçe  eğildik. Tanrı misafirlikleri bitti. Görmezlikten gelme devirleri başladı. Küçüğü büyüğü unuttuk. Yada unutturulduk. Millet sanal dostluklarla yaşamaya başladı. İnanın biz böyle değildik. Eski insanlar misafir ağırlamayı severlerdi. Hele köyden gelen eş dost akraba yada tanrı misafiri. Kapımız devamlı açık olurdu. Buyurun hoş geldiniz olurdu. Onlarda elleri boş gelmezlerdi. Yoğurdu, yumurtası, sebzesi  meyvesi olurdu. Komşuluklar gece yarılarına kadar kapı önlerinde muhabbetle olurdu. İyi bir yemek yapıldığında kokmuştur deyip bir tabak komşuya yollamaktı. Borç isteyen komşuya dolar veya euro verilmezdi. Zaten yoktu. Türk parası verilip elin bollaşınca getirirsin denirdi. Şimdi öyle mi? Tabi ki değil. Şimdi herkes banka gibi olmuş. Ya döviz veriyor  yada faiz hesaplanıyor. Borç para verildikten sonra geri verilecek tarih konuşuluyor. Bir çoğumuz bu yüzden tefecileri geçtik. Senetsiz sepetsiz kardeş kardeşe borç vermiyor. Kimse kimseye aç mısın açık mısın demiyor. Allah rahmet eylesin dedemle babaannem köyde kalır çiftçilik yaparlardı. Dedemin emekli maaşı olmasına rağmen babam onlara yardım ederdi. Her maaş aldığında çuval dolusu erzak yollardı köye. İhtiyacınız var mı diye sormazdı babam. O kumanyayı yollamayı görev edinmişti artık. Şimdi ise babamı nasıl çarparım düşünceleri hasıl olmuş gençlikte. Sonuca bakarsak eğer değişik bir toplum olduk. Komşuluklar kalmadığı için kimse kimseyi tanımıyor. Hele kimsesizsen ölün bile kokmayınca bulunmuyor. Ben böyle ölümlere çok şahit oldum. Adam koltuğunda ölmüş günlerce orada kalmış. Çürümüş kokmuş ondan sonra bulundu ölüsü. Eskiden bir gün görmezsen komşunu hemen arardık. Bizim kahveden tanıdığımız bir ağabeyimiz var. Hiç evlenmemiş kendi başına yaşayan titiz bir insandı. Her gün saat on on buçuk arası kahveye gelirdi. Bir gün gelmedi. Saat 12'ye kadar bekledik. Yine gelmedi. Arkadaşlar toplandık evine gittik. Evde betonun üstünde yatarken bulduk kendisini. Yaşıyordu. Hemen hastaneye kaldırdık. Üç gün yaşadı. Sonra yaşamdan kopup gitti. İşte komşuluklarda böyleydi eskiden. Komşunu göremezsen hemen aranırdı. Dediğim gibi biz böyle değildik zamanla değiştik.
Biz böyle değildik sonradan olduk

BİZ BÖYLE DEĞİLDİK SONRADAN OLDUK

İnanın böyle değildik sonradan olduk.
Nasıl bu durumlara geldik bilmiyorum.
Saygıyı sevgiyi bitirdik.
Çıkarcı olduk.
Nokta kadar menfaat için eğildikçe  eğildik.
Tanrı misafirlikleri bitti.
Görmezlikten gelme devirleri başladı.
Küçüğü büyüğü unuttuk.
Yada unutturulduk.
Millet sanal dostluklarla yaşamaya başladı.
İnanın biz böyle değildik.
Eski insanlar misafir ağırlamayı severlerdi.
Hele köyden gelen eş dost akraba yada tanrı misafiri.
Kapımız devamlı açık olurdu.
Buyurun hoş geldiniz olurdu.
Onlarda elleri boş gelmezlerdi.
Yoğurdu, yumurtası, sebzesi  meyvesi olurdu.
Komşuluklar gece yarılarına kadar kapı önlerinde muhabbetle olurdu.
İyi bir yemek yapıldığında kokmuştur deyip bir tabak komşuya yollamaktı.
Borç isteyen komşuya dolar veya euro verilmezdi.
Zaten yoktu.
Türk parası verilip elin bollaşınca getirirsin denirdi.
Şimdi öyle mi?
Tabi ki değil.
Şimdi herkes banka gibi olmuş.
Ya döviz veriyor  yada faiz hesaplanıyor.
Borç para verildikten sonra geri verilecek tarih konuşuluyor.
Bir çoğumuz bu yüzden tefecileri geçtik.
Senetsiz sepetsiz kardeş kardeşe borç vermiyor.
Kimse kimseye aç mısın açık mısın demiyor.
Allah rahmet eylesin dedemle babaannem köyde kalır çiftçilik yaparlardı.
Dedemin emekli maaşı olmasına rağmen babam onlara yardım ederdi.
Her maaş aldığında çuval dolusu erzak yollardı köye.
İhtiyacınız var mı diye sormazdı babam.
O kumanyayı yollamayı görev edinmişti artık.
Şimdi ise babamı nasıl çarparım düşünceleri hasıl olmuş gençlikte.
Sonuca bakarsak eğer değişik bir toplum olduk.
Komşuluklar kalmadığı için kimse kimseyi tanımıyor.
Hele kimsesizsen ölün bile kokmayınca bulunmuyor.
Ben böyle ölümlere çok şahit oldum.
Adam koltuğunda ölmüş günlerce orada kalmış.
Çürümüş kokmuş ondan sonra bulundu ölüsü.
Eskiden bir gün görmezsen komşunu hemen arardık.
Bizim kahveden tanıdığımız bir ağabeyimiz var.
Hiç evlenmemiş kendi başına yaşayan titiz bir insandı.
Her gün saat on on buçuk arası kahveye gelirdi.
Bir gün gelmedi.
Saat 12'ye kadar bekledik.
Yine gelmedi.
Arkadaşlar toplandık evine gittik.
Evde betonun üstünde yatarken bulduk kendisini.
Yaşıyordu.
Hemen hastaneye kaldırdık.
Üç gün yaşadı.
Sonra yaşamdan kopup gitti.
İşte komşuluklarda böyleydi eskiden.
Komşunu göremezsen hemen aranırdı.
Dediğim gibi biz böyle değildik zamanla değiştik.

Zonguldak HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve karar67.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.