Tutan öpüp gidiyor

TUTAN ÖPÜP GİDİYOR

Herkes kafasına göre bir fiyat belirlemiş gidiyor.
Lokantaya gidiyorsun az çorba diyorsun.
Neredeyse tam çorba fiyatını alıyorlar.
Ayak paça tam yüz lira azı elli lira olması gerekirken bazıları yetmiş lira alıyor.
Bazı lokanta işletmeleri uçtukça uçuyor.
Bir tabak et yemeği olmuş iki yüz liranın üstünde.
Bir ara lokantaya gittim.
Az pilav üstü az kes istedim bir bardak açık ayran iki yüz lira.
O gündür o lokantanın kapısını açmıyorum.
Bir çok kasapta kıymanın kilosu dört yüz elli lira.
Bazılarında altı yüz lira.
Et ürünleri kasaptan kasaba değişiyor.
Ucuz satan kazanmasa satmaz.
Biz Müslüman Türk ulusuyuz.
Savaşlarda bir ekmeği ona böler yeriz.
Ona suyu katık ederiz.
Tabi ki böyle durumlar cephede olur.
Cephe gerisinde ki esnaf krizi kara dönüştürmenin yollarını ararlar.
Elhamdülillah Müslümanız ya.
Her şeyin sahtesini yapar aslıymış gibi satarız.
Vatandaşları kandırırız.
Elhamdülillah Müslümanız ya.
Domuz eti yemeğiz.
Garibanın hakkını yeriz.
Elhamdülillah Müslümanız ya.
Ülkede kriz olduğu zaman bu krizi kendi çıkarlarımıza döndürmenin yolarını ararız.
Her şeyin fiyatlarını artırmanın yollarını ararız.
Türk'üz Müslümanız.
Ankara'da arısız  yıllarca bal üretimi yapan firmaya ne oldu?
Sadece maddi cezayla mı kurtuldu?
Bu firmanın yetkilileri insanları öldürmeye teşebbüsten ceza almaları gerekir.
Sahtecilikten ayrı ceza.
Ben sanıyorum ki bu fabrika belirli bir süre kapatılacak.
belirli para cezasına çarptırılacak.
Sonra fabrika faaliyetlerine devam edecek.
Bu fabrikanın sahipleri duyduğuma kadarı dini bütün insanlarmış.
Bunlar böyleyse.
Gerisini siz düşünün.
Bir de din ticareti var.
En kolay ve en çok kar getiren ticaret.
Sosyal medyadan da görürsünüz.
Şeyhler şıklar hiç çalışmadan trilyonluk villalarda oturur.
Çok modern köyler kurarlar.
Üst düzey tarikat yöneticileri bu köylerde ikamet ederler.
Lüks içinde yaşayıp giderler.
Müritleri sağ olsun.
Daha yazacak çok şeyler var ama ....
Şimdilik bu kadar yeter.