AYNI TAS AYNI HAMAM

Düzensiz ortamları devamlı yazıyorum.
Vatandaşların haklarına yapılan tecavüzleri yazıyoruz.
Ne hikmetse yetkililer kulak asmıyorlar.
İlk önce Karaman'dan Beycuma'ya ayrılan kavşağı devamlı yazdık.
Her an büyük bir kaza olabilir dedik.
Bu kontrolsüz kavşakta ölümlü kazalar geliyorum diyor.
Diyor da yetkililerden ses seda çıkmıyor.
Ne zaman büyük bir kaza olur o zaman önlem alırlar.
Bu hep böyle olmuştur.
Bu ülkede ölmeden önlem almak yasaktır çünkü.
Birileri ölsün sonra önlemler alınsın.
Zonguldak ve çevresinde yüz yılı geçmiş bir çok köprü var.
Bir çoğu SOS veriyor.
Kimsenin umurunda değil.
Gelelim Zonguldak şehir merkezine.
Bir çok esnaf kendine kurtarılmış bölge seçmiş.
Yaya kaldırımları işgal altında.
Belediye yetkilileri uykuda.
Mesela Acılık'taki çay ocakları cadde ve sokakları esir almış durumda.
Vatandaşların yaya yolu diye bir şey kalmamış.
yaya kaldırımları oturak ve küçük masalarla dolu.
Vatandaşlar yaya yolundan yürüyemedikleri için araç yolundan gitmek zorunda kalıyorlar.
İnşaat malzemesi satanlara ne demeli?
Satışa sundukları bir çok malını yaya kaldırımında halka arz ediyorlar.
Tonlarca demir boruları ve profilleri yaya kaldırımına yıkıp günlerce burada bırakıyorlar.
Birde bu profillerin buralarda boyanması yok mu?
Vatandaşların ayakkabıları boya içinde kalıyor.
Belediyenin zabıta memurları bu görüntüleri görüp görmezden geliyorlar.
Canı sıkılan vatandaşların hakkına tecavüz ediyor.
Engelli vatandaşların iniş çıkış yolları araçlarla kapanıyor.
Bu keşmekeşliğe kimse dur demiyor.
Gemisini yürüten kaptan diyorlar.
Dün neyse bu günde aynı.
Aynı tas aynı hamam.
Sağlıcakla kalın.
Vatandaşların haklarına saygılı olun.