Zonguldak’ta,

Şehir değil de,

Kasaba yönettiğini sanan bir yönetim var.

Çok ilginç değil mi?

Seçimin hemen ertesinde,

Zonguldak sahile,

Bir büfe koyuluyor.

Kulislerde,

Atınç Kayınova’nın,

Bu büfeyi koydurduğu söyleniyor.

Öyle veya değil fark etmez.

İsterse Tahsin Erdem izin versin.

Mesele şurada,

Dün ‘büfeyi koy’ diyorsun.

İki hafta sonra ise,

Kaldırıyorsun.

Büfeyi niye kaldırdılar diye eleştirmiyorum.

Çok doğru bir karar oldu.

Ben sadece,

Zonguldak böyle yönetileceksenin tartışmasını yapıyorum.

Hep böyle mi olacak?

Doğru bir tane değil midir?

En başta,

Büfenin zaten koyulmaması lazımdı.

Böylelikle anlıyoruz ki,

Zonguldak Belediyesi’nde,

Çok başlılık var.

Atın bir şey diyor.

Oluyor.

Fırat bir şey diyor.

Oluyor.

Mustafa Bir şey diyor.

Oluyor.

Yenge bir şey diyor.

Oluyor.

En son Tahsin Başkanın aklı başına geliyor.

En son o müdahale ediyor.

Kasaba aklıyla,

Zonguldak yönetiliyor.

*             *             *              *             *             *             *             *              *

Cumartesi günü,

CHP Merkez İlçe Danışma Kurulu yapıldı.

Biz açıkçası,

Tansiyonu yüksek bir toplantı bekliyorduk.

Özellikle,

Halil Fırat,

Basına yaptığı açıklamalar ile,

Toplantıda herkes ile yüzleşir sanıyorduk.

Peki ne oldu dersiniz?

Halil Fırat,

Dut yemiş bülbüle döndü.

Nazmi özden çıktı bir şeyler söyledi.

Aslında çıkmasındaki amaç,

İlçe başkanlığına ısınma turları.

Mikrofona ısınma turları.

Ben Halil Fırat’tan,

Eleştirilerini,

Partililerin yüzüne yüzüne söylemesini beklerdim.

Ama demek ki,

Öyle de yapamadı.

İlerleyen süreçte,

İl başkanlığı danışma kurulu var.

Sanırım orada bir şeyler der diye bekliyorum.

Ama belli mi olur?

Mustafa Özdemir’den alacağı izne bağlı.

Konuş Halil.

Konuşur.

Sus Halil.

Susar.