Yeter ki Zonguldak için çalışın
YETER Kİ ZONGULDAK İÇİN ÇALIŞIN
Ben yarım asırdan beri bu şehirde yaşıyorum.
Bu şehirde seçimi kazandıktan sonra yatanları çok gördüm.
Cadde ve sokaklar köstebek yuvası gibiydi.
Karda buzda milletin kolu bacağı kırıldı.
Konya'dan yola çıkan tuz arabaları hala Zonguldak'a ulaşamadı.
Ufak bir yağmur çiselemesinde sokaklar göle dönerdi.
Oltanı al balık yakala.
Bu şehir için çalışan Zeki Çakan ve Ömer Selim Alan'dan başkası olmadı.
Birilerinin gözleri yaşlılıktan görmez olmuş.
Bu şehir için yapılan hizmetleri ya görmüyorlar yada görmezlikten geliyorlar.
Kimsenin yıllardır yıkamadığı, yıkamayacağı Fevkani köprüsünü yıktı.
Köprünün yıkılmasına karşı çıkanlar şimdi Ömer Selim Alan'ı ağızlarından düşürmüyorlar.
Onun yaptıklarına bakıyorum.
Yaptıkları yapacaklarının teminatı gibi görülüyor.
Geride kalan beş yıla bakın.
İnkar ederseniz el insaf derim.
Dün sabah kordon boyunda eşimle kahvaltı yaptık.
Bizim gibi bir kaç kişi eşleriyle kahvaltı yapıyordu.
Ben arkadaşları tanımıyorum.
Onlar beni tanıyorlar.
Selamlaştık.
Yoğun şekilde siyasi muhabbete girdik.
Bu arkadaşlar en son yerel seçimlerde CHP'ye oy vermişler.
Bu sefer oyumuz Ak partiye değil Ömer Selim Alan'a dediler.
Yaptığı çalışmaları görüyoruz.
Ondan dolayı oyumuz onun dediler.
Peki Ömer Selim Alan'ın arkasında Cumhurbaşkanı olmasaydı bu hummalı çalışmalar olurmuydu?
Böyle olmazdı.
Her zaman söylerim iktidar partisinin belediye başkan adayına oy vermek gerekir.
Ankara'ya gittiği zaman istediğini alıp gelebilsin.
Muhalefet partisinin adayı seçildiği zaman kimden ne isteyebilecek?
Hangi kurum ve kuruluştan destek alabilecek?
Hiç bir yerden destek alamaz.
Bu görünen ve bilinen bir gerçek.
Ömer Selim Alan hem Ak partili hem de kendini Ankara'da sevdirmiş.
İstediğini ve tuttuğunu koparıp alan birisi.
Bu şehre lazım birisi.
Ben yalana dolana değil gördüğüme bildiğime destek veririm.
Kalın sağlıcakla.