CADDE KAYNIYOR

Gündemimize,

Kızılay ile devam edelim.

Son günlerde,

Büyük bir fırtına olacağı belliydi.

Keza,

Fatih Akça’nın görevlendirilme süresi çok uzamıştı.

Sonra anladık ki,

Gizli bir el,

Olaya müdahale etti.

Ben size,

Kızılay’da olanı anlatayım.

Tüm olay,

Yerli-Yabancı kavgasına dayanıyor.

Fatih Akça,

Devrekli değilde,

Trabzonlu olsaydı,

Elli kere atanmıştı.

Bu işe,

Siyaset bulaştı.

Ama asıl hedef ise,

Ömer Selim Alan.

Allah aşkına soruyorum.

Zonguldak’ta Kızılay’ı kime soracağız?

Yıllarını bu kuruma vermiş Başkan Alan varken,

Zeki Tosun’a mı soracağız?

Sevgili dostlar,

Tüm cadde,

Kızılay’ı konuşuyor.

İşin içinde,

Trabzon lobisi yok sadece.

Takunyalılar,

Firavunlar,

Ne arasanız var.

Bu şehrin çocukları,

Bir yere gelemeyecek mi ben anlamıyorum.

Bakın Kızılay Başkanlarını yazıyorum.

Enver Cevahir, Trabzonlu.

Ruhi Kırcı, Trabzonlu.

Nihat Aygün, Trabzonlu.

Murat Uzun, Trabzonlu.

Aydın Ergenç, Trabzonlu.

Allah aşkına,

Kızılay Başkanı olacak kişi,

Liyakat sahibi mi olacak?

Yoksa sadece Trabzonlu olması yeterli mi?

Bazı isimler telaffuz ediliyor.

Fatih Akça kalibresinde,

Kim var aralarında?

Kızılay’a tarikat sokulmak isteniyor.

Ve bu kirli oyun,

Hakkında,

Pusula’da bazı iddialar ortaya atıldı.

Polat Türkmen ve Zeki Tosun’un,

Olaya müdahil olduğu iddiaları var.

Sevgili dostlar!

Cadde kaynıyor.

Vatandaş huzursuz.

Kızılay’a olan güven,

Donma noktasına geldi.

Şovenist kafa,

İnatla şovenist olmadığını söylüyor.

Biliyorsunuz!

Polat Türkmen,

Son olarak da,

AK Parti Merkez İlçe Başkanlığı’na,

Sırf Trabzonlu diye,

Mükerrem Ayçiçek’i getirmişti.

Düzen bu.

Durum bu.

Artık hemşehricilik duygusu bırakmadılar bizde.

Ayıptır ayıp!

Buz dağının görünmeyen yüzünde ise,

Ömer Selim Alan’a operasyon yapmak var.

Alan’a,

Kendi sahasında,

Gol atma peşindeler.

*             *             *             *             *             *             *

KANIMI HELAL ETMİYORUM

Kızılay demişken.

Bazen bahsederim.

Ben,

Kan bağışı yaparak,

Kızılay’dan,

Genç yaşımda madalya almaya layık görüldüm.

Yani,

Ödüllü bağışçıyım ben.

Ama şu olanları görüyorum ya.

İnanamıyorum.

Allah’tan,

Trabzonlu değilim diye,

Kanımı almamazlık etmiyorlar.

Ya da şöyle oluyor.

Onlar koltuklarında rahat otursunlar diye,

Benim kanımı ‘Emiyorlar’.

Eğer,

Olur da bu yazıyı,

Yetkili biri okursa,

Şu satırlarımı iyi okusun.

Zonguldak’ta Kızılay’a güven kalmadı.

Açıkça söylüyorum.

Kızılay’a yemin ederim kan bağışlamayacağım.

Bu siyasallık bitmezse,

Kan vermeyeceğim.

Gazipaşa’da herkes,

Bu yönde düşünüyor.

Kurban vekaleti verenler,

Kara kara düşünüyor.

Kızılay’ı,

Birilerinin arka bahçesi yapmayın.

Liyakat sahibi isimler,

Artık yönetimlerde olsun.

Beycumalı,

Trabzonlu,

Devrekli,

Oflu,

Sürmeneli,

Rizeli diye ayrılmasın.

Ben verdiğim kanı,

Zonguldak Kızılay’a,

Oradan nemalananlara,

Yöneticilere,

Nemalanan siyasilere,

Helal etmiyorum.

Hepinize yazıklar olsun.

*             *             *             *             *             *             *

YİNE DİSİPLİNE VERDİ

Sevgili dostlar!

CHP İl Başkanı Murat Pulat,

Yine bildiğiniz gibi.

Ne yaptı dersiniz?

Kronik rahatsızlığı tuttu yine.

Neydi o?

‘Disiplin süreci’.

Bu sefer kimi verdi?

CHP Merkez İlçe Sosyal Medya hesaplarını kullanan,

Cafer Çapri’yi.

Bu şahsı tanımıyorum.

Şeklini, şemalini bilmem.

Benim Murat Pulat’ı eleştirdiğim bir köşe yazımı,

Yanlışla,

Parti hesabından paylaşmış.

Oluyor böyle şeyler.

Pulat,

Adamı vermiş disipline.

Zaten,

Pulat’ın,

Alışkanlığı,

Ata sporu haline döndü.

Canı sıkılsa,

Milleti disipline veriyor.

Bir il başkanı,

Biraz babacan olur.

Ağabey olur.

Hatadır olur.

Çekersin karşısına,

Niyetini anlarsın.

Ama yok…

Vallahi de,

Billahi de,

Rahmetli Başkanımız Nadir Pulat’ın,

Kemikleri sızlıyordur.

Partililere,

Böyle zulm edilmez.

Neyse,

Partide para ile,

Çay, kahve satma işlemi devam ediyor.

Ben başkanıma bir kahve söyleyin.

İban atın.

Vallahi parasını yollayacağım.

Sert kahve,

Zihni keskinleştirir.