Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı ile ZONSİAD Başkanı Nejdet Tıskaoğlu arasındaki ‘Eşek’ polemiği devam ediyor. Tıskaoğlu sert ifadeler kullanarak, “İlim İnsanın Cehlini Alsa da, Hamurunda Varsa Eşeklik Baki Kalır. Gel gör ki eğitim cehaleti alır, ama eşeklik baki kalır.” Dedi.

Tıksoağlu açıklamasında, “Zat-ı muhterem şahsıma cevaben kaleme aldığı yazısında ‘’ Dokuz yıldan beri kulübe talip olan her başkanla ve her yönetimle iyi ilişkiler kurmak için çaba sarfettim’’demiş!

Bunun en güzel cevabını verecek olan kişiler Korhan UZALDI ve Teoman TEMELKURAN başta olmak üzere canını dişine takıp bu kulüp için canla başla mücadele veren Çaycumaspor’un eski kulüp başkanları ve yöneticileridir. Onların adına konuşmak istemem ama arkalarından çevirdiğin filmler Çaycuma’dan Ankara’ya köprü olur.

Yine zat-ı muhterem yazısının devamında ‘’ Enes Eser faciasında da hiçbir rolüm yoktur. Aksini söyleyeni anırtırım ’’ demiş. Vallahi ben cevabı vereyim de anırıp anırmamak ona kalsın.

Çaycuma’nın şehr-ül emini sen değil misin? Nasıl olur da Çaycumaspor gibi büyük ve köklü bir kulüp Çaycuma Belediye başkanının haberi veya izni olmadan Bartın’lı bir işadamına verilebiliyor? Bu kadar büyük iş adamlarının olduğu bir ilçede, iş insanlarını bir çatı altında toplayarak  Çaycumaspor’umuzu en güzel yerlere getirecek kadar söz sahibi değil misiniz yoksa? Hadi diyelim ki bunu da yapamadınız! Tüm çabalarınıza rağmen Çaycumaspor’a yakışan bir başkan adayı ortaya çıkaramadığınız varsayalım! Peki neden kulübün başına kendiniz geçmediniz? Kaldı ki nerede ise senden önceki tüm belediye başkanları bu kulübün doğal başkanı idi!

Yakın bir süreçte Kilimli Belediyespor’da, Çaycumaspor’umuz ile aynı kaderi paylaşmış ve kulüp sahipsiz kalmıştı. Peki Kilimli  Belediye Başkanı Sayın Kamil Altun ne yaptı biliyor musun? Kulübü sahipsiz bırakmayarak takımın başına geçti ve şimdi o takım play-off da şampiyonluk mücadelesi veriyor. Şimdi sen doğal olarak Enes Eser’in başkanlığa gelmesine katkı sunmuş olmuyor musun? Kılçıksız bir şekilde oluyorsun tabii ki.

Zat-ı muhterem açıklamasının devamında Kantarın topuzunu kaçırarak ‘’Bu olay Çaycuma kamuoyu adına utançla anılacaktır. Bu şahsa sorgusuz sualsiz kulübü teslim edenler utanmalıdır’’demiş.. Kimlerin utanması gerektiğini de 21 Aralık 2022 tarihli basına vermiş olduğu demeçte noktası noktasına, virgülü virgülüne kadar aynen şu ifadeler ile belirtmiş.

‘’Ağustos ayında Bartın’dan birisinin Kulüp Başkanlığına talip olduğu bilgisinin kendisine ulaştığını söyleyen Kantarcı, “O kişiyle kendisinin talebi üzerine bir görüşme yaptım. Konuşmaları hiç ikna edici değildi. Şahsın çok büyük hedefler, çok büyük bütçe vaatleri açıklaması anormal bir durumdu. Bu vaatlere çok kolay inanan Çaycumaspor camiası, maalesef, kulübü, şahsa, güle oynaya teslim etti.

Kendisi aslında hiç inanmamış Enes Eser’e.. Ama Çaycumaspor camiası güle oynaya teslim etmiş kulübü bu şahsa..Madem öngörün bu kadar yüksek! Neden en üst perdeden uyarmadın Çaycuma halkını? Neden bu rezilliğe göz yumdun? Ve şimdi neden senin utancın olması gereken bir konu için Çaycumaspor camiasını hedef gösterip utanç duymalılar diyorsun? Bu nasıl bir aymazlık, bu nasıl bir vicdansızlıktır Allah aşkına? Gerçi kime neyi anlatmaya çalışıyoruz ki? Çaycumaspor küme düşme potasında iken ‘’dürüst futbolcudan müthiş fair play örneği’’ manşetleri ile Zonguldak’ımızın gururu olan dürüst ve ahlaklı kaptanımız Kenan Bökrü kendisine otelde kahvaltıda iken ‘’Başkanım kulüp kime düşüyor. Futbolcu kardeşlerimizle görüşüp bir moral verseniz dediğinde, düşerse düşsün bana ne?’’ diyen bir zat-ı muhteremdir kendileri.

Zat-ı muhterem yine açıklamasının devamında ‘’Çaycumaspor başkan bulamazken,yönetim krizleri yaşarken neden takıma sahip çıkmadı demiş şahsım için’’..

Bu konuda bir adım geri durmadım. Geri durdu diyen ve ispatlamayan müfteridir,namerttir.Bu konuyu Çaycumaspor’un eski yöneticisi olan nerede ise herkes dahil olmak üzere,ayrıca Korhan Uzaldı, Harun Tıska, Rüştü Amil, Ercan Karakuş, Ertan Karakök, Caner Kır,Teoman Temelkuran ve Levent Çakmak gibi bir çok kardeşimiz dostumuz ağabeyimiz şahittir. Bülent Kantarcı’nın hışmından çekinerek yalanlamak zorunda kalan olursa onu bilemem. Ama Allah’ta şahit, bu saydığım kişilerde şahit!

Zat-ı muhterem yine açıklamasının devamında ‘’Çaycuma’nın mütevazi GENÇLERBİRLİĞİ kulübünü eline geçirip, isminin başındaki “ÇAYCUMA”yı kaldırıp, ZONGULDAK olarak değiştirerek ne yapmak istediğini söylesin’’ demiş..

Çaycuma’mızı temsil eden ve 75 yıllık köklü bir mazisi olan Çaycumaspor’umuzun adını değiştirmedik biz. Biz mütevazi bir kulüp olan takımı devir alarak önümüze büyük hedefler koyarak Zonguldak’ımızın ismini tüm Türkiye’de gurur ile duyurmak için takımın başına ‘’ZONGULDAK’’ı ekledik.

Ve çok saygıdeğer zat-ı muhterem son kelimelerinde EŞŞEKLERE olan düşkünlüğünü bir kez daha ortaya koymaktan vazgeçmemiş.

Eşşekleri bizde gerçekten çok seviyoruz. Ama kendisi gibi hayranlık seviyesinde değil. Bu hayranlık belki de kendisine Büyükçekmece Belediye Başkanından geçmiştir.Malumunuz Eşşekleri evlendirip aile cüzdanı çıkartarak Türkiye’nin gündemine oturmuştu bir dönem kendisi.Bende sözlerimi bir atasözü ile tamamlıyayım..

İlim İnsanın Cehlini Alsa da, Hamurunda Varsa Eşeklik Baki Kalır. Gel gör ki eğitim cehaleti alır, ama eşeklik baki kalır.