Engellilere tanınan araç kotasını engelsizler kullanıyor
ENGELLİLERE TANINAN ARAÇ KOTASINI ENGELSİZLER KULANIYOR
Benim tanıdığım bir ağabeyimiz vardı.
Adı topal Hamza.
Her gün şarap içerdi.
Emekli ve malül maaşını on günde bitirir sonra bizlere salça olurdu.
Üç dört kalon şarap içmeden durmazdı.
Hem emekli hem de maluliyet maaşı vardı.
Sabahın köründe evden çıkar gece yarıları eve girerdi.
Ayıkken karısını döver sarhoş olunca karısı onu döverdi.
Çözülemeyen bir denklem gibiydiler.
Bir gün birileri bunu bulmuş.
Senin adına engelli kontenjanından araba alalım demişler.
Eline üç beş bin lira tutuşturup arabayı almışlar.
Arabanın satışını bir kaç sene yapamıyormuşsun galiba.
Bu konuda fazla bilgim olmadığı için.
Ben duyduklarımı ve gördüklerimi yazıyorum sadece.
Arabayı alanlar bu araçla gitmedikleri yer kalmamış.
Ruhsat Hamza abinin üstüne olduğu için trafik cezaları Hamza ağabeye geliyordu.
En sonunda bu cezalardan "İllallah" geldi kendisine.
Tabi aracı alanlara da ulaşamıyor.
O zamanlar cep telefonu yok.
Eşi dostu ona akıl verdiler.
Arabam çalındı diye ihbarda bulun dediler.
Buda bunu yaptı.
Arabayı trafik ekipleri bulmuş ve bağlamış.
Aracı kullananlar çıkıp geldiler.
Yalvar yakar oldular aracımızı kurtar diye.
Gelen cezaları hesapladılar ancak araç satılırsa karşılıyormuş.
Tabi ki topal Hamza ağabey aracı sattı.
Parasıyla trafik cezalarını ve vergilerini ödedi.
Elinde de bir kaç bin lira kaldı.
Bu parayı da on beş yirmi gün içinde şaraba yatırdı.
Devlete hiç olmazsa borçlu kalmadı.
Aracı satın alanlarda avuçlarını yaladı.
Sahtekarlığın sonu böyle oluyor işte.