Doğa düşmanı insanlarız
DOĞAYA DÜŞMAN İNSANLARIZ
Okumuş okumamış fark etmiyor.
İçlerinde doğa karşı bir hınç var.
Biz doğayı nasıl kirletiriz nasıl zarar veririz düşüncesindeler.
Halbuki doğanın size ihtiyacı yok.
Sizlerin doğaya ihtiyacınız var.
Ama hala anlamıyorsunuz.
Eski köy hizmetleri binasının oradan yukarıya doğru çıkın.
Bu bölge Çaydamar bölgesi olması lazım.
Z virajının bitimine kadar yolun sağına soluna bakın.
Doğa katilleri hafriyatları yol kenarlarına atıyorlar.
Virajın bitiminden sağdan aşağıya inin.
Baraja giden yol.
Yol kenarları yemyeşil.
Mart ayına doğru buralar yeşil yaprakların altında çeşit çeşit çiçekler oluşur.
Seyretmeye doyamazsınız.
Ama buralarda hafriyat depolarına dönmüş durumda.
Baraja su taşıyan dereyi gidin görün.
İçinde naylon poşetler ve içki şişeleri.
Kimse yediğini içtiğini toplayı alıp gitmiyor.
Dedim ya okumuş okumamış fark etmiyor.
Ben bu durumlara şahittim.
Şöyle başımdan geçen bir olayı anlatayım.
Eskiden barajın etrafında piknik masaları vardı.
Bizde her hafta sonu çoluk çocuk pikniğe giderdik.
Bir hafta sonu yine gittik.
Masalar berbat durumdaydı.
Temizledik, mangalı yaktık.
O sırada eğitimci bir ağabeyimiz ailesiyle birlikte geldiler.
Onun masası da pislik içindeydi.
Oda isyan etti.
Oturdu pikniğini yaptılar kalkıp gitmeye hazırlandılar.
Arabaya binip gidiyordu ben bağırdım.
Hocam çöpünüzü unuttunuz diye.
Utana sıkıla çöplerini topladı.
Arabanın bagajına koyup gitti.
Okumuşu okumamışı tabiat düşmanı benim gözümde.
Kalın sağlıcakla.