Özellikle bu ay, Baya bir mahkemeye girdik çıktık. Bizim mesleğin doğal seleksiyonu, Haliyle mahkemeler oluyor. MHP vekil Başkanı Varol Demirköse ile de davamız vardı. Detaylarına girmeyeceğim. Dava ileri tarihe ertelendi. Fakat, Avukatım Metehan Uzun’a parantez açmak istiyorum. İletişim hukuku dersi görmüş biri olarak, Tarihi bir savunma yaptığının altını çizmek isterim. “Müvekkilim ifade özgürlüğünü kullanmıştır. Beraatını talep ediyorum” demek, Avukatınız olsa da, Olmasa da en kolay sözdür. Çoğu avukatta zaten böyle yapıyor. Ancak, Sayın Uzun, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi emsal kararlarından, Yerel mahkeme kararlarına, Savunmaların, Artı veya eksi yönlerine, Açık durumlarına, Her şeye atıfta bulundu. Kendisine de söyledim. Herhalde bana 1 saat konuşma hakkı verseler, Kendisinin 5 dakikada yaptığı savunma kadar, Beni tatmin etmezdi. Şimdi bunu niye yazdım biliyor musunuz? Zonguldak’ta, Basın noktasında, İnisiyatif alıp, Gazeteci savunacak yeterlilikte avukat çok yok. Zonguldak klasının üzerinde bir isim. Beraber çalışmak çok keyifli. Ama umarım sana çok işim düşmez. Teşekkürler Metehan! *             *             *             *             *             * Gün içinde, Daha önce verilen sözlerin, Nasıl yerine getirildiğine şahit olduk. Sabah saatlerinde, İşgal alanlarını gezdim. Köprü altından, Acılık’a, Gazipaşa’dan, Ara sokaklara kadar. Ben bu olayın biraz gergin olacağını düşünüyordum. Ancak, Mesele tatlı tatlı halledildi. Bu ne demek? Vatandaşıyla barışık belediye demek. Vatandaş kanadı, Yapılan uygulamanın geçerliliğine ikna olmuş. Diğer taraftan, Eşi az bulunur bir manzara da vardı. Bu tür uygulamalarda, Genelde zabıta ekipleri ile birlikte, Polisler gezer. Bu uygulamada ise, Zabıtaya, Belediye meclis üyeleri eşlik etti. Zonguldak sokakları, İşgalden kurtuldu. Hayırlı olsun. *             *             *             *             *             *             *             *